Görme insanın en değerli varlığıdır. İnsanlar çoğunlukla en önemli duyu organı gözlerine değer vermelerine rağmen yine de her yıl birçok kişi çeşitli nedenlerden dolayı görme kaybına uğrar. Bazı insanlar iyi görebiliyorsa, görme ile ilgili bir problemleri yoksa sağlıklı gözlere sahip olduğunu düşünürler. Görmelerindeki kademeli değişikliği, azalmayı çoğu zaman fark etmeyebilirler. Görmenin kendi gördüğü kadar olduğuna inanırlar.
Bazı insanlar, görmedeki değişiklik ve azalmanın başlamasını yaşlanmayla ilgili olduğunu düşünürler.
Bazıları ise görme ile ilgili problemlerin kendiliğinden düzeleceğini kaybolacağını düşünürler.
Avrupalılar daha uzun yaşarken, başta diyabet veya diğer kronik hastalıklardan etkilenen insanlar gibi risk gruplarında körlüğe neden olan göz hastalıkları da artıyor.
Türkiye yaşlanıyor nüfus artışı azalıyor, yaşam süresi artıyor. Emekli olma yaşları yaşlanan nüfusu üretimde tutmak için artırılıyor.
TÜİK verilerine göre, 2023 yılında Türkiye’deki yaşlı nüfus oranı %6,8 ‘den ,% 10, 2’ye ulaşacağı, Yaşlı sayısı 8,6 milyon olacağı öngörülüyor. Yaşlı nüfusun sağlık bakım hizmetlerindeki olumsuz etkilerini 2030 yılından sonra hissetmeye başlayacağız.
Ülkemizde her 33 saniyede bir trafik kazası meydana gelmektedir. Trafik kazalarında kaybettiğimiz vatandaşımızın sayısı kurtuluş savaşında kaybettiğimiz şehit sayısından fazladır. Kazaların ekonomik maliyeti çok yüksektir. Yine resmi verilere göre her yıl meydana gelen trafik kazalarında 20 milyar ekonomik maddi kayıp, çevre zararı, meydana gelmektedir
Ehliyet yenilemelerinde aile hekimleri değil, her türlü muayenenin göz hekimi tarafından yapılması savunulmalıdır.
Sağlık okuryazarlığı ülkemizde ne yazık ki %2 ler civarındadır. Sağlık okuryazarlığını artıracak çalışmalar yürütülmelidir.
Emekli yaşının kadınlarda 58 Erkeklerde 60 a yükseltilmesi demek bu yaşlardaki insanların üretimde iş hayatında tutulması demektir. Dolayısıyla detaylı net görme ihtiyacı nedeniyle gözlük kullanma sayıları artacak, körlüğe neden olan hastalıkların erken teşhis ve tedavisine imkân sağlayacaktır.
Çocuklarda okul kaydında tam ve net gördüğüne dair bir raporun istenmesi, okul başarılarını artıracaktır. Görmeyen çocuk öğrenemez.
Çerçeve hakkediş süresinin eskiden olduğu gibi 3 seneden, 2 seneye indirilmesi, çocuklarda bir yıl olarak düzenlemesi, koruyucu sağlık hizmeti işlevi görecektir.
Düzenli Göz muayenelerini genel sağlık bakımının bir parçası haline getirecek düzenlemeleri çalışmaları yapmalıyız.
Taylan KÜÇÜKER
Eczacı Gözlükçü
