MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) SİVAS Başkanı Avukat Mustafa Coşkun inanç turizminde Sivas’a sınıf atlatacak “Ulu Cami Projesini” mysivas için değerlendirdi. Coşkun “Gök Medrese’den başlayarak Kaleardı Mahallesi, Ulu Cami ve Şifaiye Medresesi’ne  kadar kesintisiz bir tarih yürüyüşü yapılabilmeli”.

Halk oylaması öncesi Başbakan Binali Yıldırım’ın Sivas’a gelmesi vesilesiyle MÜSİAD SİVAS adına 10 maddeden oluşan taleplerini sunan Başkan Avukat Mustafa Coşkun’a talepler arasında yer alan Ulu Camii çevre düzenlemesi Projesini sorduk.

Konu ile ilgili olarak mysivas’a ayrıntılı bilgiler veren Coşkun şunları söyledi:

Ulu Cami Selçuklular döneminden bizlere miras olarak kalmış çok önemli bir eser bu emaneti titizlikle muhafaza etmeli ve gözümüz gibi bakmalıyız. Ulu cami bizim “Cuma Mescidimiz” Sivas’a bin cami veya mescit de yapılsa Ulu cami’nin yeri farklıdır. Ayrıca avlusunda metfun bulunan İsmail Hakkı Toprak gibi önemli bir şahsiyeti barındırması bakımında da ayrı bir önem taşmaktadır. Türkiye’nin dört bir tarafından Ulu camimize ziyaretçiler gelmektedir.

Böylesine önemli bir dini merkez için yeterli ve ihtiyaçları karşılayacak düzeyde düzenlemeler yapılmamış, aksine önceki yıllarda cami vakfına ait arazi önemli ölçüde küçülmüştür. Cami avlusunda ve çevresinde ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri mekanlar bulunmamaktadır. Bu sebeple de büyük sıkıntı çekilmektedir. Ayrıca önemli şahsiyetlerin cenaze namazları kalabalık bir cemaat tarafından kılındığı için cami avlusu, dış cemaat mahalli ihtiyaca cevap verememektedir. Sivas’a başkaca büyük camiler yapılsa da Ulu caminin manevi havasından ötürü bir kısım cenaze namazları burada kılınacak önemli dini günlerde ve gecelerde Ulu camiye ihtiyaç her zaman olacaktır.

ULU CAMİ CEVRESİNDEKİ BİNALAR KAMULAŞTIRILMALI.

İnanç turizmi açısından büyük potansiyel taşıyan Ulu Cami, çevresindeki binalar kamulaştırılarak Şifaiye Medresesi, Sivas Kalesi (Kaleardı Mahallesi Projesi) ve Gök Medrese ile  bütünleşik tarzda bir çevre düzenlemesi yapılmalıdır.

Ulu cami yakınında bulunan Selçuk Ortaokulu yıkılarak Kale Projesi ile Ulu Cami projesi birleştirilmelidir. Ulu cami ile Şifaiye medresesi arasında bulunan bir kısım binalar da kamulaştırılarak tarihi meydana bir koridor açılmalıdır. Caminin bir cephesi caddeye sınır bulunmakta diğer üç cephesinde ise binalar yer almaktadır. Söz konusu binalar Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılmalıdır. Proje için düşünülen alan mevcut cami arsasının yaklaşık üç katı olacağından cami avlusunda ve çevresinde ziyaret ve ibadet için gelen insanımıza hitap edecek birimler yer alacaktır. Bu alanda Vakıflar idaresine gelir getirecek ticari birimlere de yer verildiğinde uzun vadede kamulaştırma için ayrılacak bütçenin önemli bir kısmının geri dönüşü de sağlanmış olacaktır. Söz konusu ticari alanlarda ve yapılarda kitap evi, çay ve kahve içilecek mekanlar, yiyecek içecek satan birimler yer almalı ve binaların mimari projeleri yapılırken cami ile uyumlu olmalı, taş kemerli yapılar tercih edilmelidir.

KONYA VE URFA ÖRNEKLERİ

Sonuç olarak yapılacak bütün çalışmaların sonunda Ulu cami ve çevresi Konya Mevlana ve Şanlıurfa Halil-ür Rahman Balıklı Göl çevre düzenlemelerinde olduğu gibi  dini, kültürel ve ticari bir merkez haline dönüştürülmelidir. Gerek Urfa gerekse Konya’nın turizm potansiyeline ve söz konusu mekanların bu şehirlere katkısına dikkat edildiğinde Sivas’ın gelecekte Ulu cami projesi ve Şems-i Sivas-i Meydan projesi ile büyük bir inanç ve kültür turizmi hareketliliğine sahne olacağını hayal edebiliriz. Yüksek Hızlı Tren söz verildiği gibi 2018 veya 2019 yılında hizmete girdiğinde Türkiye’nin dört bir yanından Sivas’a yönelik hareketliliği sağlayabilmek bakımından gerekli altyapıyı hazırlamamız şarttır. Ulu Cami Projesi diğer projelerle birlikte bu anlamda önemli bir işleve sahip olacaktır.

ESNAFIN YÜZÜ GÜLECEK

Proje hayata geçtiğinde yeme içme mekanları ile hediyelik eşya ve konaklama tesislerinde büyük canlanma görülecek olup Sivas iç ve dış turizm açısından atağa kalkacak turizm firmaları ile işbirliği içerisinde yürütülecek çalışmalar sonucu Sivas Anadolu’nun hareketli bir merkezine dönüşecek, Sivas ekonomisi canlanacaktır. Kaplıcalarımız, Divriği Ulu Cami ve Şifahanesi, Yıldızdağı Kayak Merkezi, Kongre Müzesi, Şems-i Sivas-i Meydanı ve Kızılırmak Projesi ile birlikte düşünüldüğünde turizm bakımından Sivas’ın aydınlık geleceğine umutla bakabiliriz.

Geçtiğimiz yıllarda Ulu Cami Çevre Düzenleme Projesi Doğan Bey tarafından gündeme getirilmiş ancak Sivil Toplum Kuruluşları bünyesinde tartışmaya açılmamıştı.  Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından yaptırılan tasarımlar geçtiğimiz günlerde STK Platformunda ve Kent Konseyi’nde bizim önerimiz üzerine gündeme alındı. Ayrıca Mart ayında yapılan Başkanlar Kurulu Toplantısında da konuyu gündeme taşımış ve Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın Sivas’a gelişi münasebetiyle düzenlediğimiz ve taleplerimizi içeren Sivas Raporu’nda da yer vermiştik.  Ulu Cami Projesini de içeren taleplerimizi Başbakan’a ulaştırdık.

PROJE TARTIŞILMALI

Şimdi yapılması gereken taslak projenin işin uzmanları ve şehrin ileri gelenleri tarafından tartışılması ve sonuçlandırılmasıdır. Ulu cami çevre düzenlemesi Sivaslıların talepleri arasında yerini almalı, her kademede yapacağımız görüşmelerde bu talep mutlaka dile getirilmeliyiz.

SİYASİLERE DÜŞEN GÖREV

Ben iyi bir çalışmayla netice alınacağını düşünüyorum. Başta Milli Eğitim Bakanımız Sayın İsmet Yılmaz olmak üzerek Milletvekillerimiz, Valiliğimiz, Belediyemiz, Bürokratlarımız, Meslek Örgütleri, STK’larımız ve Sivas Halkı konuyu yakın takibe alırsa kısa sürede netice alınacağına inanıyoruz.