Ramazan ayında sağlık açısından oruç tutma engeli olmayan bireylerin kilo kontrolünü sağlayabilmesi için ‘İftarı ikiye bölün’ uyarısı yapan Diyetisyen Sema Akkaya Demir, Ramazan ayında yaşanabilecek mide rahatsızlıklarına dikkat çekti.
Medicana Sivas Hastanesi’nde görev yapan Diyetisyen Demir, sağlıklı ve dengeli beslenmeyi devam ettirmek için dikkat edilecek hususlar hakkında önemli paylaşımda bulundu.
Orucun uzun süreli açlık sonucu metabolizma hızının düşmesine neden olduğunu vurgulayan Demir, ‘Oruç döneminde beslenme düzenine dikkat edilmezse fazla kilo alınır ve sonuç olarak vücut yağ oranı artar.Beyin doyma emrini yemek yeme işleminden 15-20 dakika sonra verir. Bu süre zarfında lokmaları çiğnemeden hızlı ve ihtiyaçtan fazla yemek yenirse kilo kontrolü sağlanamaz ayrıca hazımsızlık, şişkinlik gibi mide rahatsızlıkları da yaşanabilir” dedi.
Kilo kontrolünü sağlayabilmenin en temel ilkesinin sağlıklı ve dengeli beslenmek olduğunu da sözlerine ekleyen Diyetisyen Sema Akkaya Demir, bunun için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı;
“Öncelikle sahur öğünü mutlaka yapılmalı eğer yapılmazsa açlık süresi uzar ve metabolizma hızımızın daha da yavaşlamasına neden olur. Ayrıca halsizlik ve baş ağrısı görülebilir.
İftar öğünü 2 öğün olarak tüketilmeli. Boş mideye aşırı yemek yüklenilmesi sonucu sindirim sorunları, mide de ağırlık, ekşime, yanma gibi şikâyetler görülebilir. İftar öğününde şekerden ve beyaz undan yapılmış kalorisi yüksek besin değeri düşük yemekler yerine besin değeri yüksek kalorisi düşük yemekler tercih edin. Yemeklerde kullandığınız yağ miktarını dengeleyin aşırı yağlı yemekler yapmayın ve tüketmeyin. Etli yemeklere yağ eklemeyin. Yemekleri kızartma yerine haşlama, ızgara, buharda, ya da fırında pişirme yöntemini tercih edin.
İftar ve sahur arasına bir ara öğün ekleyin. Bu ara öğün metabolizma hızının artışını sağlar. Aşırı yemek yemeyi önler.
Oruçla beraber su tüketimi azalmamalıdır. Yeterli miktarda su tüketilmemesi durumunda vücut su oranı azalmakta, su-tuz dengesi bozulmakta ve halsizlik, depresyon, uyuklama, tansiyon düşmesi gibi sağlık problemleri yaşanmaktadır. İftarla sahur arası kişiye göre değişmekle birlikte ortalama 2 litre su tüketilmelidir. Ayrıca çay kahve gibi içecekler su olarak değerlendirilmemelidir.”
RAMAZAN AYINA ÖZEL MENÜ
Sahur: Süt ya da yoğurt veya kefir, haşlanmış yumurta, peynir, bol yeşillik, domates, salatalık, biber, zeytin, ceviz meyve, ekmek ise tam tahıl, çavdar, tam buğday ve ya kepek ekmek tercih edilmelidir. Ayrıca sahur öğününden sonra hemen yatıldığı takdirde mide şikâyetleri yaşanabilir.
İftar: Hurma ya da zeytin, çorba, ince dilim ekmek, az salata. Burada en önemli etken iftarı iki öğün halinde yapmaktır. Yani ilk iftarın üzerinden 30-45 dakika geçmelidir.
İkinci iftarda ise etli sebze yemeği ya da et, balık, tavuk, yoğurt, ayran veya cacık ile salata tüketilebilir. Bunların yanı sıra iftarın ikinci öğününde pilav, kuru baklagiller ya da makarna da tercih edilebilir.
Gece öğünü yapmak isteyen bireyler ise ikinci iftar öğününden en az 2 saat sonra yapmalıdır. Gece öğününde süt, meyve, kefir veya sütlü tatlı tüketebilir. Gece öğününden sonra sahurda olduğu gibi mide şikâyeti yaşamamak için hemen yatılmamalıdır.
