Konu ile ilgili açıklama yapan Numune Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Emin Ertan Temizöz, “Sivasımıza7 ay önce kazandırdığımız tomografi cihazımız 128 kesitli üstün özelliklere sahip bir cihazdır. Bu cihazımızın üstün özelliklerinden biri de halk arasında kansız anjiyografi olarak bilinen kalp damarlarının gösterilebilmesidir. Kansız anjiyo yani tomografik anjiyo hizmetlerine hastanemizde başlamış bulunuyoruz. Bu işlemimizin klasik anjiyoya göre üstünlükleri mevcuttur. Bunlar hastanın daha konforlu bir ortamda hizmet alması, işleminin daha kısa sürede gerçekleştirilmesi, yatışa gerek kalmadan hastaneden gönderilmesidir. Rutin bir akciğer, beyin tomografisi gibi işlemdir. Cihazın Sivasımıza kazandırılmasında emeği geçen Valimiz Salih Ayhan’a, Vekillerimize, İl Sağlık Müdürümüze ve herkese teşekkür ederiz” dedi.

Tomografik Anjiografi işlemiyle ilgili açıklamada bulunan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Recep Kurt, işlemin avantajlarından bahsetti.

Tomografik anjiyografi yöntemini ve uygulanan hasta gruplarını anlatan Uzm. Dr. Recep Kurt, “Kalbin çalışmasını sağlayan ve kalbi besleyen damarların  gelişmiş bilgisayar sistemleri sayesinde görüntülenmesinden ibarettir. Tamamen beyin tomografi mantığıyla çekim yapılır. Bilinen kalp damar hastalığı bulunan veya damar sertliği konusunda yüksek riskli olan aile öyküsünde erken yaşta kalp problemi nedeniyle ani ölüm olan, hipertansiyonu, şeker hastalığı, kolestrol yüksekliği, sigara içen fazla kilosu olan ve yoğun stres yaşayan hastalarda kalp doktorunun hasta seçimine göre yapılır. Bu yüksek riskli hastaların içerisinden kalp doktorunun uygun gördüğü hastalara Tomografik anjiyografi çekimi yapılmaktadır. Bunun dışında daha önce kalp damarına stent konulan hastalarda stentlerin kontrolü için ve bypass cerrahisi geçirmiş hastaların bypasslarının kontrolü için de Tomografik anjiyografi çekebilmekteyiz. İleri derecede böbrek yetmezliği olan, Tomografik anjiyografi esnasında verdiğimiz kontrast maddeye allerjisi bulunan ve hamilelik durumu bulunan hastalar Tomografik anjiyografi için uygun değildir” dedi.

Çekim öncesi ile ilgili ilgili bilgiler veren Uzm Dr. Kurt, “Hasta 12 saat öncesinde kahve sigara çay gibi kalp hızını arttırıcı yiyecek-içeceklerden ve aktivitelerden uzak durmalıdır. 6 saat açlık sonrası hastalarımızı Tomografik anjiyografi salonuna alıyoruz. Damar yolu taktıktan sonra önce kalp damarlarının kireçleme miktarını öğrenmek için ilaçsız bir görüntü alıyoruz. Ardından damar yolundan kontrast madde dediğimiz ilacı vererek kalbi besleyen damarları görüntüleyebiliyoruz” dedi.

Tomografik anjiyografi işleminin faydalarından bahseden Uzm. Dr. Recep Kurt sözlerini şöyle tamamladı, “Tomografik anjiyografi tamamen ağrısız, sancısız bir işlemdir. Oldukça kolaydır. Hastaneye yatış gerektirmez. Sadece bir damar yolu takılarak yaklaşık 5 ila 10 dakika içerisinde çekim gerçekleştirilir. İşlemden 30 – 45 dakika takip edildikten sonra hastalar problemsiz olarak taburcu edilir. Klasik anjiyografi işleminde hastaneye yatış gerekmektedir. Kasık atar damarı ya da kol atar damarından girişim gerekmektedir. Atar damar yoluyla işlem yapıldığı için bazen atar damar komplikasyonları görebilmektedir Tomografik anjiyografi işleminde bu riskler bulunmamaktadır. Tomografik anjiyografide alınan radyasyon miktarı klasik koroner anjiyografiye göre daha düşüktür. Klasik koroner anjiyografide damardaki darlığın varlığını ve şiddetini iki boyutlu değerlendirebilirken Tomografik anjiyografide ise kalbi besleyen damardaki darlığın şiddetini, damar duvarını, damardaki kireçleme miktarını, damara komşu yapıları, akciğeri, akciğerin damarlarını, kalpten çıkan ve tüm vücudu besleyen ana atar damarları 3 boyutlu olarak değerlendirebilmekteyiz. Tomografik anjiyografide herhangi bir sorun tespit ettiğimizde hastayı klasik anjiyografiye yönlendirip tedavi almasını sağlamaktayız. Tomografik anjiyografide problem saptanmayan hastalarda ise % 99 güvenirlikle kalp damarında problem olmadığını söyleyebilmekteyiz. Böylelikle gereksiz koroner anjiyografinin de önüne geçmiş olmaktayız.”