Çin gibi bir devi durdurmak, üreticileri korumak kayıt dışılığı önlemek amacıyla üreticiler TGSD önce kota uygulamasını getirmişler, Garanti Belgesi Fon, son olarak ta karekod uygulamasını hayata geçirdiler. 
Garanti belgesi uygulaması, yine bizden görüş alınmadan görüşlerimiz dikkate alınmadan sadece TGSD ve Eski TOOMD yöneticileri ile yürütülerek, optik sözleşmeye monte edildi. Geldiğimiz süreçte uygulama kamu yararına bir fayda sağlamadığı gibi, Sayıştay denetimleri ile ve sözleşme hükümleri ile meslektaşlarımız ağır para cezaları ödedi.

AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE “GÖZLÜK ÇERÇEVELERİ İÇİN BİR GARANTİ belgesi UYGULAMASI “ YOKTUR. SADECE “CE” YE UYGUNLUK ARANMAKTADIR. KULLANIM KILAVUZU VERİLMEKTEDİR.
Günde neredeyse 18 saat kullanılan çerçeveler için garanti 2 sene garanti olur mu? Ter insanın idrarından daha asitlidir. Etkilemeyeceği bozmayacağı metal ve kaplama yoktur. Kaplama yapan firmalar sadece 6 ay garanti vermektedir.
Önerileri gözlükçü üzerinden yapılan denetimlerdir. Palyatif önlemlerle murat edilen sonuç elde edilememiştir.
Gözlük gibi bir üründe 2 sene garanti olur mu? Bunlar palyatif çözümlerdir, Çin gibi bir devi garanti belgesi uygulaması durdurabilmeniz mümkün değildir.
Fon da aynı amaçla hayata geçirilmiş, bu üreticileri korumadan çok rant aracına dönüştüğü, kayıt dışılık artırdığı uygulamalarda görülmüştür.
Sağlık hizmeti sunucusu olarak aynı zamanda tüketiciyiz. Aldığımız garanti bir ürün arıza, bozulma, hata verdiğinde satıcıya gidemiyoruz. Satıcının böyle bir yükümlülüğü yoktur. Satın aldığımız işyerine gitsek bile, Biz bir şey yapamayız, elinizde bulunan garanti belgesinde yazılı bir servise gidin diyerek yönlendiriyor. Ürünün tamiri parça değişimi yeniden değişimi gibi hiçbir uygulamaya karışmıyor. Garanti hizmetleri servis tarafından ücretsiz sunuluyor

Pratiği olmayan, garanti belgesi uygulamasından meslektaşlarımızın tamamı zor bürokratik işlemler yüzünden bezmiş bıkmış ve şikâyetçidir. Garanti sunan üretici ve ithalatçının servis istasyonları açarak, servis hizmeti de sunması gerekmektedir. Yasa gereği servis olmayan yerde satıcının sorumluluğu vardır. Kullanıcı Çerçevenin üzerine oturuyor eğiliyor, tek elle yüzüne takıp çıkarıyor, menteşe ve pad vidası değişimi, sapların geri dönüş açıları bozuluyor, yüze adaptasyon ve uyumu, pad, sap, sap ucu değişimi, silme bezi, eskiyen çerçeve muhafaza kutuları ücretsiz olarak gözlükçü tarafından karşılanıyor. nilör misinası, nilör kanal misinası değişimi, kırılan gözlüklerin kaynak işlemleri ücretsiz yapılıyor ama yapılan servis bakım hizmetleri MÜŞTERİ TARAFINDAN garantiyi veren tedarikçi firma yapmış gibi algılanıyor. Servis için fabrika ve ithalat merkezleri gösterildiği için kargo ile gidip gelmesi gerekiyor, kargo ücretini de tedarikçi ödemesi gerekirken gözlükçü ödüyor. 
Yedek parça giderlerinin tamamını gözlükçüler karşılıyor. Tedarikçilerin garanti hizmeti kapsamında sundukları tek hizmet, servis diye merkezlerine gönderilen ürünü yenisi ile değiştirmektir. Bunu da çoğu zaman kullanım hatasıdır diye raporlandırıp iade ediyor. Gözlükçüler garanti belgesi uygulaması yüzünden ithalatçıların ve üreticilerin ücretsiz servisi konumundadır.
Geçmiş dönemde SGK reçetelerine garanti belgesi protokol gereği ekleniyordu. Kullanıcı hatası bir gözlüğü hak iddia etmekte üyelerimizde sözleşmemiz fesih olmasın, bir şikâyet oluşmasın, haksız bir mağduriyet yaşamayalım diye kullanıcı garanti belgesini ibraz dahi etmese her türlü servis hizmetini hiçbir ücret almadan sigortalılarınıza sundular. Kullanım hatası yüzünden oluşan anlaşmazlıklarda servis olmadığı için her gözlükçüde farklı uygulamalarla karşılaşılıyor. Bu uygulamada tartışma ve karmaşa yaratıyor.
Garanti belgesi uygulaması olmadan da biz bu hizmetleri müşterilerimize zaten sunuyorduk, bir farkla bu servis hizmetlerini kendi adımıza yapıyorduk bu bir noktada bizim müesseselerimizin müşterimize verdiğimiz garanti hizmetiydi. Şimdi bürokratik işlemimiz arttı bu garanti servis hizmetlerini üreticiler ve ithalatçılar yapması gerekirken onların servisi konumuna getirildik. Üretici ve ithalatçı firma adına değil kendi adımıza servis ve sağlık danışmanlığı hizmeti ile ilgili her sorumluluğu yine üstlenebiliriz.
Üreticiler garanti belgesi numaralarını bile düzgün basmayı beceremediler. Mükerrer numaralı garanti belgeli çerçeve sattılar. 2010 yılında Sayıştay denetimlerinde gözlükçülerin aynı seri numarasını kullanarak, aynı garanti belgesi seri numarası ile girişler yapılması, gerekçe gösterilerek Adana, Mersin, Hatay, Osmaniye, İskenderun bölgesindeki meslektaşlarımıza çok büyük miktarlarda para ceza tebligatları yapıldı. (25-30 milyon) Bu cezalar uzun görüşmeler sonucunda çözüldü. Üyelerimiz ve meslektaşlarımız geçmiş dönemde bir garanti belgesi numarasını eksik olarak girdiğinde, örnekleme ile çok büyük kesintiler ve mağduriyetler yaşadı. Garanti Belgesi uygulaması yüzünden sözleşmeleri fesih olan meslektaşlarımız oldu.

Sonra karekod uygulamasına geçildi. Garanti Belgesi uygulaması SGK protokolünden çıkarıldı ancak garanti belgesi uygulaması devam etmektedir.
Ürünlerin güvenirliği ÜTS ile üretici ve ithalatçıdan nihai tüketiciye kadar izlenecek ve takip edilecek. Bu uygulama AB de olmayan Sağlık Bakanlığımızın ilaç takip sistemi ile (İTS) ilaç satışlarında da kullandığı başarılı bir sistemdir. ÜTS ile sahte kaçak taklit ürünlerin sistemde dolaşması mümkün olmayacaktır.
Akdeniz Ege gibi sıcak bölgelerde ter nem, kötü kullanım, çerçevelerin kaplamalarını hızlı bir şekilde bozmaktadır. Tüketiciler çerçeveleri kullanım kılavuzundaki talimata göre çoğu zaman kullanmamaktadır. Çocuklar da yaşları gereği çok sağlam çerçeveleri bile kolaylıkla tahrip etmektedir. Bizde de AB de olduğu gibi CE ye uygunluk aranmalı, sadece kullanım kılavuzu verilmelidir. 
Gözlük Sanayicileri Derneği Başkanı Sayın Mehmet DİBİ ye bu konuda çalışmak ve işbirliği yapma çağrısında bulunuyoruz. Sayın DİBİ Garanti belgesi uygulamasının kaldırılması için çalışma yapınız ya da İllerde garanti hizmeti verecek servis istasyonlarını açınız. 
SAYIŞTAY DENETİM RAPORLARI İLE İLGİLİ SGK ADANA MERSİN BÖLGESİNDE TEBLİĞ EDİLEN CEZALAR HAKKINDA

Sayıştay denetim raporlarında, ölüler üzerine reçete yazılması, bir mesul müdürün iki yerde görev yaptığı, 0.25 diyoptri aralığı güncelleme yapılarak ödeme yaptığı, aynı gözlükçülerde aynı seri numaralı garanti belgesi ile işlem yapıldığı gibi hususlar tespit edilmiştir.
SGK genel müdürlüğü il bölge müdürlüklerine bu cd lerin gönderilerek bu hususların 2010 ocak şubat reçeteleri nin araştırılmasını varsa yersiz ödemelerin tahsil edilmesi istenmiştir.
Antalya, İzmir, Eskişehir, Gaziantep gibi ilerimizde bu hususlara dikkat edilerek incelemeler yapılmış raporlar sgk genel müdürlüğüne bildirilmiştir.
İstanbul ve Adana bölgesinde 2010 ocak ve şubat ödemelerinin TAMAMI hatalı olarak mütela edilmiş meslektaşlarımıza çok yüksek cezalar içeren tebligatlar yapılmıştır.(25-30 milyon civarında) 
Üyelerimizin ve meslektaşlarımızın mağduriyeti 17.12.2012 tarihinde TOOMD VE KONFEDERASYON adına yönetim kurulu üyelerimiz TAYLAN KÜÇÜKER, SERKAN YAKAN, FATİH İŞÇİMEN tarafından sosyal güvenlik kurumu bürokratlarımıza yazılı ve defalarca sözlü iletilmiştir.
TALEPLERİMİZ KURUM YETKİLİLERİ TARAFINDAN HAKLI BULUNMUŞTUR. Meslektaşlarımız 1 TL masraf yapmadan bu problemleri çözülmüştür. 
Sayıştay cezaları ile ilgili problem çözümlenmeseydi, Türkiye’deki ödenecek ceza miktarını düşünemiyorum. Çünkü İstanbul SGK da cezaları tebliğ aşamasındaydı.
Konu ile ilgili Mersin Ticaret odasında yaptığım konuşma 
Nostalji olsun 
https://www.youtube.com/watch?v=yvqzrOMby8o&app=desktop