Birtakım temaslarda bulunmak üzere Sivas’a gelen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Sivas Adalet Sarayı’nda yargı çalışanları ile bir araya geldi. Adalet Bakan Yardımcıları Selahattin Menteş ve Cengiz Öner ile birlikte Ankara’dan Sivas’a gelen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e, Sivas Adliyesi ziyaretinde Sivas Valisi Salih Ayhan, Ak Parti Sivas Milletvekili ve TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı İsmet Yılmaz ile AK Parti Sivas Belediyesi Başkan adayı Hilmi Bilgin eşlik etti.
Sivas Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcâl, Sivas Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Burçin Çetinkaya, Sivas Cumhuriyet Başsavcı Vekili Taner Güngör ile Sivas Adliyesinde görev yapan Hâkimler, Savcılar, zabıt katipleri, mübaşirler ve diğer adliye çalışanlarının kapıda karşıladığı Bakan Gül, ilk olarak adliye personeli ile hatıra fotoğrafı çektirdi.
İlk olarak Sivas Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcâl’i makamında ziyaret eden Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, burada bir süre Başsavcı İrcâl ve diğer yetkililer ile sohbet etti.
BAKAN GÜL, SİVAS ADLİYESİ YEMEKHANESİNDE ADLİYE PERSONELİ İLE YEMEK YEDİ
Daha sonra Adliye yemekhanesinde adliye personeli ile öğle yemeğini yiyen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, personelin taleplerini dinleyerek notlar aldı.
ADALET BAKANI GÜL, ADLİYE ZİYARETİ SONRASI BASIN MENSUPLARINA AÇIKLAMA YAPTI
Bakan Gül, Sivas Adliyesi ziyareti sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
“Bugün Sivas’ımızda bir dizi çalışmalara katılmak üzere güzel şehrimiz Sivas’tayız” diyerek sözlerine başlayan Gül, Sivas’ın tarih içerisindeki önemine vurgu yaparak; “Sivas; milli mücadelenin şehri, milli mücadelenin Kuvay-i Milliye’nin ruhunun hala devam ettiği bir şehir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları ile Türkiye’nin hiç bir zaman bu coğrafyanın manda ve himaye kabul edemeyeceğini deklare edildiği ve milli mücadele meşalesinin yakıldığı çok önemli bir şehrimiz. Bu şehrimizde bu ruhu görmek yaşamak bizim için büyük bir mutluluk verici tarihi bir hadiseyi tarihi bir gerçekliği bir kez daha yaşamış olduk. Bu vesile ile tüm şehitlerimize başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere rahmet ve minnet ile anıyoruz.” dedi.
ADLİYE PERSONELİMİZİN ÖZELLİKLE MÜBAŞİRLERİMİZİN TEŞEKKÜRLERİ OLDU”
Sivas Adliyesi ziyaretini de değerlendiren Adalet Bakanı Gül, sözlerine şöyle devam etti; “Bu çalışmalar kapsamında adliyemizi de ziyaret ettik ve yargı mensuplarımız ile adliye personeli arkadaşlarımız ile hasbihal ettik beraber öğle yemeği yedik ve sorunlarını yerinde görme imkanı bulduk. Çok şükür adliye personelimizin özellikle mübaşirlerimizin teşekkürleri oldu. Çünkü cumhurbaşkanımızın kararnamesi ile genel idari hizmetler sınıfına geçti arkadaşlarımız ki hak ettikleri bir talepti uzun yıllardır bekledikleri bir konuydu. Bu hususta mübaşirlerimizin bu haklı talebini bizler de sözcülüğünü yaptık. Ve hamdolsun büyük bir hayal gerçekleşmiş oldu. Arkadaşlarımız bunu hak ediyorlardı. Geç de olsa buna kavuşmaları bizim için de sevinç kaynağı. Yine zabıt katibi arkadaşlarımızın sorunları vardı. Bunları halletmiş olmanın büyük bir memnuniyetini gördük. Daha yapacak atacak adımlar var, elbette bunların da notlarını aldık ve yaptığımız çalışmaları paylaştık. Yazı işleri müdürlerimiz ile ilgili yapacağımız atacağımız özlük hakları ile ilgili çalışmalar var. Bunları paylaştık. Ve hakim savcı arkadaşlarımız ve soruşturmalar yine yargılamalar ile büyük bir titizlik ile büyük bir özveri ile çalıştıklarını yerinde görmenin büyük bir mutluluğunu yaşıyorum. “
“TERÖRLE MÜCADELEDE KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ VAR”
“Adalet; devletin temeli ve adaletin temeli de hukuktur” diyen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, terörle mücadeleye de değinerek devletin terörle mücadelesindeki kırmızı çizgilerine değindi.
“Terör ile çok etkin bir büyük bir mücadeleyi yapan bir devletiz” diyen Bakan Gül sözlerini şöyle sürdürdü; “Bütün bu mücadeleleri yaparken FETÖ başta olmak üzere iki kırmızı çizgimiz var. Bunlardan birisi; kararlılıktır. FETÖ başta olmak üzere ülkemizin hukukunu bağımsızlığını demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyenler ile mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir. Türkiye’yi hukuk devleti çizgisinden kimse uzaklaştıramayacak. Hukuktan başka hiç bir üstün güç, hiç bir kişi ya da kurum yoktur, hukukun üstünlüğünü daha da geliştirici çalışmalarımızı yapacağız. İkinci kırmızı çizgimiz; bunu yaparken adalet ve hakkaniyet çizgisinden asla ayrılamayacağız. Suçlu ile masum vatandaşı birbirinden ayırt ederek tüm bu mücadele yapılmaktadır. Ve bu da bizim yine diğer kırmızı çizgimizdir. FETÖ ile mücadele ederken FETÖ’nün üslubu ya da o örgütlerin üslubu usulü ile değil, hukukun emrettiği usul ile bu mücadeleyi yapmak temel kırmızı çizgimizdir. Diğerlerinden farkı; hukuk devleti olmanın işte budur zaten. Ve terörle mücadele ederken de hukuktan ayrılmamak bizim temel yaklaşımımız temel prensibimizdir. Hakim savcı arkadaşlarımda tüm personelimiz de bu çabayı bu şekilde göstermektedirler. Ve az önce de beraber müşahede ettik gece iki, üçlere kadar çalışan, dosya evine götürüp çoluk çocuğunu ihmal ederek gece gündüz fedakar ve özveri ile çalışan yargı mensuplarımızı ben bir kez daha buradan bu vesile ile minnet ile teşekkürlerimi sunuyorum. Çünkü FETÖ ile mücadele anlamında belki onlarca yıl sürecek bir yargılamayı âdil mâkul sürede ve suçluyla suçsuzu, kuru ile yaşı ayırt edecek şekilde titizlikle bu yargılamayı yapmak gerçekten büyük bir sorumluluk ve bu sorumluluğu büyük bir özveri ile yapıyorlar. Bu mücadele yapılırken benim tüm milletimizden beklentimiz elbette insanın olduğu yerde eksik hata olabilir ama hiç bir şekilde yargı mensupları bu özveriyi yaparken onları töhmet altında bırakıcı onları suçlayıcı bir dilden uzaklaşma bizim beklentimizdir. Hiçbir yargı mensubumuz bir töhmet haksız ithamı hak etmiyor. Gece gündüz gayret eden özveri ile çalışan, bir eksik varsa da bunun istinaf kanun yolları vardır ama hemen bir taraf olup hâkim savcıyı suçlamak kimseye bir fayda vermez bu özveriyi hep beraber gece gündüz çalışan yargı mensuplarımızın bu anlamda moralini motivasyonunu ve çalışma özverilerini inkar etmeden takdir etmek de elbette bizim beklentimizdir. Eksikler varsa da kanun yoluyla elbette itiraz müesseseleri vardır. Ama bunu ifade etmek lazım. Keza avukat
arkadaşlarımızın baromuzu ziyaret ettik. Ben de bir avukat mesleğinden gelen bir kişi olarak bir arkadaşınız olarak baroda da arkadaşlarımız ile hasbihal ettik. Avukatlık mesleği de yine hukuk anlamında bizim tüm sorunları bizim sorunumuzdur. “
“YARGI REFORM BELGEMİZİ KAMUOYU İLE PAYLAŞACAĞIZ”
“Önümüzdeki dönem yargı reform belgemizi de son halini verdiğimiz belgeyi kamuoyu ile paylaşacağız. Hukuk mesleğinin niteliğinin artırılması ile ilgili çok önemli kararlar almış durumdayız. Bu çerçevede hâkim savcıların atanmasında 70 puanın getirilmesi önemli bir aşama bu sene 6 bin hâkim ve savcı arkadaşımız meslek içi eğitime tâbi tutulacaktır. Hâkimler Savcılar Kurulumuz bunun planlamasını yapmıştır. Duruşmalara da bir engel olmadan bu çalışmayı yapacağız. Ve yine adliyede kimsenin lekelenmediği bir yargılama süreci titizlikle devam etmektedir. “
“55 BİN VATANDAŞIMIZA SORUŞTURMA AÇILMASINA GEREK GÖRÜLMEMİŞTİR”
“Türkiye’de 55 bin vatandaşımız soruşturma açılmasına izin, gerek görülmemiştir. Bu ne demektir? Genel soyut iftiralar ile hakkında savcılığa şikayette bulunulmuş ama savcılarımız bu iftirayı görünce hiç bir şekilde evine iş yerine polis bile göndermeden lekelenmesini önlemiş 55 bin vatandaşımız almış olduğumuz çıkarmış olduğumuz kanun ile düzenleme ile ve yargı mensuplarımızın titiz çalışması ile 55 bin vatandaşımız lekelenmemiş kapısına evine polis gitmemiştir. Bu çok önemli. Bunu daha da güçlendireceğiz. Bizim temel yaklaşımımız adâletin hukukun korunması geliştirilmesi eksikliklerin giderilmesi. “
“AVUKATLIK MESLEĞİNİN İKAMESİ YOKTUR”
“Bu vesile ile avukat mesleği ile ilgili de vatandaşlarımıza buradan yine bir çağrım avukatlık mesleğinin ikamesi yoktur. Trafik kazalarında ya da başka şekillerde avukatın önüne geçerek sigorta firmalarına ya da bu işin simsarlarına asla bir hak elde edeceğim diye vatandaşlarımız kapılmasınlar, hak aramanın savunmanın en temel unsuru avukattır, avukatlık mesleğidir, avukatlık mesleğinin ikamesi yoktur. Hiçbir şekilde alternatif çözüm yolları dahil avukatlığı ortadan kaldırmaz. Bu konuda özellikle trafik kazaları ya da başka bir takım şeylerde vekaleti ver kurtul, ben senin yerine her türlü hakkını alırım gibi avukatlığın yerine geçecek şekilde vatandaşlarımızın hak kayıplarına sebebiyet verecek şekilde son zamanlarda bir takım olayların artarak devam ettiğini görüyoruz bu konuda da her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın bu vesile ile hak kaybına uğramasına elbette biz de kabul edemeyiz bu konuda bir haksızlığa ya da bir hak ihlâline uğradıklarını düşündükleri halinde savunma haklarını avukatlar marifetiyle yapmaları ben de bu vesile ile tavsiye ediyorum. Tekrar tüm yargı mensuplarımıza adalet çalışanlarımıza özverilerinden dolayı fedakârca çalışmalarından dolayı tekraren tüm milletimiz adına şükranlarımı sunuyorum. Teşekkür ediyorum.”
Basın açıklamasının ardından Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve beraberindekiler, Sivas adliyesinden ayrıldı.
