Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ve Vali Davut Gül, On Muharrem Yas-ı Matem Oruç Açma programına katıldı.
CEM Vakfı’nda gerçekleşen programda konuşan Vali Davut Gül, Kerbela hadisesinin insanların vicdanında muhasebesini yaptığı ve sonuçlandırdığı bir hadise olduğunu ifade ederek, “Anadolu’nun hiçbir yerinde ismi Yezit olanı göremezsiniz. Anadolu’nun her yerinde ismi Ebubekir, Ömer, Osman, Ramazan olan varsa o kadar da Ali, Hasan, Hüseyin ve Muharrem olan vardır. İnsanların bu anlamda aralarında meseleye bakış açısı olarak bir farklılık olmadığını görürüz. Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşı birinci sınıf vatandaştır ve farklılıklarımız bizim zenginliğimizdir. Başkalarının buna müdahale etmediği sürece hiçbir sorun yoktur. Sadece tek bayrak ve vatanın birliği bütünlüğünün muhafaza edilmesi esastır.” dedi. Muharrem ayında tutulan oruçların kabul olmasını dileyen Valimiz Gül, aşure gününü de tebrik etti.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ise bu ayın yüreklerde kapanmaz bir yara olduğunu söyledi. Muharrem ayının matem ve yas ayı olduğunu belirten Yılmaz, bu ayın İmam Hüseyin’i anma ve anlama ayı olduğunu aktardı. Yılmaz, Kerbala’nın insanlara zulüm ile abat olunmayacağını gösterdiğini dile getirerek, “Kazanan her zaman haklı ve mazlum olandır. Yezid’e lanet olsun. Şehitler şahı İmam Hüseyin’e rahmet olsun. Kerbela’yı anlamak hazreti Hüseyin’in değerlerine sahip çıkmakla, yürüdüğü yolda yürümekle, yaşadığı gibi yaşamakla mümkündür” diye konuştu.
Kerbela’nın insanlara sevgiyi yaşatmayı öğrettiğini aktaran Yılmaz, “Safımızla, mücadelemizle imam Hüseyin’in yanındayız. Bugün bize düşen, Kerbela’ların acısından, mateminden hareketle Müslümanların arasındaki birliği, beraberliği, kardeşliği anlamaktır. Bu topraklarda herkesin kendi inancıyla, istediği şekilde, başka birisinin tarifine ihtiyaç olmaksızın, özgürce yaşamasının önündeki bütün engelleri kaldırmaktır. Nasıl farklı türler tek kazanda kaynayınca, aynı ateşte pişince, birlikte yanınca aşure gibi daha değerli hale geliyorsa, toplumlar da aynı dertleri, sıkıntıları paylaşınca, zorluklara katlanınca daha iri, daha diri olurlar. Bu da bu toplumun en büyük gücüdür. Biz bu güce sahibiz. Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, İstiklal Savaşı’nda biz bu birliği gösterdik, bundan sonra da göstermeye devam edeceğiz. Farklılıklarımızı zenginlik olarak gördük, bundan sonra da görmeye devam edeceğiz. Çokluk içinde birliği, kesret içinde vahdeti savunduğumuzda imam Hüseyin ve Kerbela’yı anlayacağız. Allah birliğimizi, dirliğimizi daim eylesin. Bizi hak yoldan ayırmasın. Bizleri zalimlerin değil, mazlumların yanında olanlardan eylesin. Davamız birlik, gayemiz dirlik hak Muhammed Ali yolu olsun.” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından dua edilerek oruçlar açıldı.
