Tüm dünyada uyuşturucu kullanma alışkanlığındaki hızlı artış ve bu hızlı artışın insanlık için büyük bir tehdit oluşturduğu gerçeğinden hareket eden Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, uyuşturucusuz temiz bir toplum hedefine ulaşmak, uluslararası alanda eylem ve işbirliğini güçlendirme konusundaki kararlılığını vurgulamak amacıyla 1987 yılında aldığı bir kararla, 26 Haziran tarihini “Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü” olarak belirlemiştir.Bu nedenle her yıl 26 Haziran gününde ülkeler uyuşturucu bağımlılığına karşı farkındalığı artırmak için bir dizi etkinlik gerçekleştirmektedirler.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Birleşmiş Milletler (BM) uyuşturucu kullanımı ve bağımlılığının dünya çapında bir tehlike olduğunu vurgulamakta, önlemler almaya yönelik çalışmaları desteklemektedirler. Araştırmalar, yasa dışı uyuşturucuların insan sağlığını tehdit ettiğini tekrar tekrar göstermektedir. İnsan sağlığına yönelik bu tehdide karşı, Birleşmiş Milletlere üye devletler BM Sözleşmeleri ile yasa dışı uyuşturucuların kontrol altında tutulması gerektiğini kabul etmişlerdir. Uluslararası toplumların artarak devam eden çabalarına rağmentoplumlar için sorun olmaya devam etmektedir. Madde kullanımı baştaülkelerin genç nüfusu olmak üzere, halk sağlığını, insanlığın refahı ve güvenliğini, devletlerin ulusal güvenlik ve egemenliğini tehdit eden sorunların başında gelmektedir.
Madde kullanımı dünya genelinde olduğu gibi Türkiye için de ciddi boyutlara ulaşan, gençlerimizi tehdit altına alan problemler arasında olup sosyal, ekonomik, sağlık, güvenlik gibi birçok farklı yönü bulunan bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. 2011 yılında Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından yapılan “Genç Nüfusta Madde Kullanım Yaygınlığı” isimli araştırmada genç nüfusta yaşam boyu madde kullanım sıklığı % 1,5 olarak görülmektedir. Araştırmaya katılanlardan kullandıkları maddeyi bildirenlerin %84,1 i esrar ve türevlerini, % 32,9’u uçucuları ve %22,7’ si uyarıcıları kullandıklarını belirtmişlerdir (Türkiye Uyuşturucu Raporu, 2014). 2001 yılında Sivas’ ta 476 lise öğrencisi ile yapılan çalışmada ise bazı maddeleri yaşam boyu en az bir kez kullanma oranları araştırılmış ve sigara % 67.7, uçucu maddeler % 12.4, esrar % 1.9 olarak bulunmuştur (Doğan, 2001). Sivas ilinde sanayi bölgesinde çalışan 175 gönüllü çırakla yapılan başka bir çalışmada uçucu madde kullanımı %9.1 oranında bulunmuştur (Kuğu, Akyüz, Erşan ve Doğan, 2000). Uyuşturucu madde kullanıcılarının kullandıkları ilk maddeye (sigara ve alkol dahil) bakıldığında kullanıcıların büyük çoğunluğunun sigara ile maddeye başladıkları görülmektedir. Bu nedenle sigaranın madde kullanımına geçişte bir basamak olduğu değerlendirilmektedir.
Bu maksatla ülkemizde sigara, alkol ve bağımlılık yapıcı maddelerin kullanılması ve ticaretinin önlenmesi maksadıyla ulusal ve uluslararası arenada önemli çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Sivas İl Sağlık Müdürlüğü olarak 2016-2017 eğitim ve öğretim yılında Sivas il genelinde liselerde eğitim gören dokuzuncu ve onuncu sınıf öğrencileriyle birlikte “Sivas’ ta Lise Gençlerinde Sigara, Alkol ve Madde Kullanımıyla İlgili Durum İncelemesi” isimli çalışma gerçekleştirilmiştir. Bu çalışma sonucunda ulaşılan sonuçlar hem il genelindeki liselerde bu maddelerin kullanımıyla ilgili haritayı göstermiş hem de bundan sonra yürüteceğimiz çalışmalarda bize rehberlik edecektir.
Ayrıca madde bağımlısı olup AMATEM’de tedavi görmüş kişilerin kişisel ve mesleki gelişimlerini artırmak ve topluma uyumunu hızlandırmak amacıyla İl Sağlık Müdürlüğü koordinasyonuyla Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü işbirliğiyle Ağustos 2016 tarihinde “Hayata Yeniden Merhaba” Projesi kapsamında protokol imzalanmış ve protokol kapsamında çalışmalar devam etmektedir.
