Türkiye’nin 2023 hedeflerini gerçekleştirebilmesi ancak vatanperver, bilinçli, birikimli, milli ve manevi değerlerimizi özümsemiş nesillerle mümkündür. Bu niteliklere haiz kuşakları yetiştirecek olanlar ise öğretmenlerimizdir.
Milletlerin varlıklarını devam ettirmesinde eğitilmiş insan gücü önemli bir rol üstlenmektedir. Öğretmenlik diğer bütün mesleklerin üstünde, bu mesleklerin yapıcısı, temel taşı ve nesilleri eğiten tarihin en önemli mesleğidir. Milli eğitim davamızın yılmaz, yorulmaz emekçileri; cahilin değil cehaletin düşmanı, ilim ve irfan ordusunun neferleri, eğitimin temel taşı, çocukların can yoldaşıdır. Bilimin sunucusu, mukaddes değerlerin koruyucusu, peygamber mesleğinin icracılarıdır. Sanatın, aydınlığın, iyiliğin, güzelliğin, doğruluğun, kısacası insanı insan yapan tüm değerlerin yansıtıcısı ve yaşatıcısı muallimlerimiz; öğretmek, öğretebilmek gibi insanı ve insanlığı yücelten bir eylemin öncüleridir.
Eğitimin asıl gayesinin insan yetiştirmek, gönüller fethetmek olduğunu; kalbine giremediğimiz öğrencinin beynine asla giremeyeceğimizi, öğretmenliğin maddi kazançtan öte manevi bir kazancının olduğunu en iyi öğretmenlerimiz bilmektedir. Bir mum misali etrafını aydınlatırken kendisini feda eden siz öğretmenlerimizin azmi, merhameti, cesareti, memleket sevgisi ve inancı gelecek nesillerimize yol gösterecektir.
Sevgili Öğretmenlerim;
Her çocuğa geleceğin bilim insanı, sporcusu, siyasetçisi yani yarının büyüğü gibi derin bir sorumlulukla yaklaşmalısınız. Mesleğinizin kaynağı da araç gereci de ilminiz; bu ilimin ortaya çıkardığı ürünlerse her anlamda iyi yetişmiş öğrencilerimizdir. Öğretmenin belirlenmiş görevlerinin ötesine geçip hissederek yaşayarak kendisini adayarak, öğrencisiyle bütünleşerek var olması en büyük arzumuzdur. Her bir öğrenciyi kendi evladı gibi yetiştiren öğretmenlerimiz, geleceğe büyük bir miras bırakmış olacaktır. Hz. Ali’nin ‘Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum’ ifadesinde tecessüm eden bir geleneğin temsilcileri olarak, öğretmenlerimizin mesleğini en iyi yapan devlet adamı olmaları en büyük arzumuzdur.
Bu kadim meslekte sizlere tarihi geçmişimiz güç verecektir. Çünkü sizler, hocasını camide ayağa kalkarak selamlayan Fatih Sultan Mehmed’in, ‘Ulemanın atının ayağından sıçrayan çamur bizim için şereftir.’ diyen Yavuz Sultan Selim’in, ‘Öğretmenler! Yeni Nesil Sizin Eseriniz Olacaktır.’ diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün hürmet ettiği bir mesleğin temsilcilerisiniz.
Millet Mekteplerinin açıldığı ve Gazi Mustafa Kemal’e Başöğretmenlik unvanının verildiği bu anlamlı günde, öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyor, üzerimde hakkı ve emeği olan bütün öğretmenlerimi saygı ile anıyor, hepsinin ellerinden öpüyorum. Bu gün vesilesi ile ebedi hayata göç eden ve görevi başında şehit olan muallimlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
